Bahar Yorgunluğunu Nasıl Atlatırız?

Uzmanlar, hareket etmeyi, bol güneşlenmeyi, yürüyüş yapmayı ve b ve c vitamini almayı öneriyor.
Göğüs ve kalp hastalıkları uzmanları, psikiyatrisiler ve diyetisyenler, bahar aylarında ısınan havaların özellikle romatizma, astım, kalp, mide ülserleri ve hipertansiyon gibi rahatsızlıkları bulunanları etkileyebileceğini belirterek, önlem alınmasını istiyor.

Uzmanlar, bahar aylarında insan metabolizmasında oluşan değişikliklerin beraberinde yorgunluğu da getirdiğine işaret ederek, bahar yorgunluğunun bir hastalık olarak tanımlanmadığını ama önlem alınmazsa kronikleşebileceğini kaydediyor.

Uzmanlara göre, havaların yavaş yavaş ısınmasıyla birçok kişide halsizlik, yorgunluk, eklem ağrıları, uyku isteği gibi ortak şikayetler görülüyor. Bu yakınmaların çoğu bahar yorgunluğuna bağlanıyor. Bu yorgunluğa bağlı olarak kalp ve romatizma hastalarında yakınmaların arttığı da belirtiliyor.

Havadaki elektrik artıyor

Uzmanlar, bahar mevsiminde havadaki elektrik yükünün arttığını, bu yükün iyonlar aracılığıyla taşındığını belirterek, pozitif ve negatif değerde iki tür iyondan pozitif olanlar arttıkça vücuda zindelik geldiğini, negatif yüklü iyonların artmasının ise yorgunluk, halsizlik ve gerginliklere neden olduğunu ifade ediyor.

Uzmanlara göre, havadaki elektrik yükü şehirlerde daha fazla görülüyor ve taşıtların havayı kirletmesi, sanayi atıkları, trafik elektrik yükünü artırıyor.

Elektrik yükünün yoğunluğu, bahar mevsiminde sinir gerginliğini ve stresi tırmandırıyor. Bu durum, damarlardaki büzülmeyi artırıyor. Damarlardaki büzülme midede olursa ülsere bile neden olabiliyor.

Diyetisyenler ise bahar mevsiminde sebze ve meyvelerin yanı sıra bol sulu gıdalar yenmesini öneriyor. Çünkü meteorolojik değişiklikler yüzünden vücuttaki su oranında bozukluklar görülebiliyor.

Önlemler

Baharda vücudun daha çok vitamin ve minerale ihtiyacı olduğunu belirten uzmanlar, şu uyarılarda bulunuyor:

-Vücut özellikle de B ve C vitaminleri ile potasyuma ihtiyaç duyar. B ve C vitaminleri sebze ve meyvelerde, potasyum da domates, patates ve kayısıda bol miktarda bulunur. Bu nedenle meyve, sebze, patates, kayısı tüketimini artırın.

-Günde 3 litre su için. Yemek yemeden ve yatmadan önce azar azar içerek vücudunuza ihtiyacı olan suyu sağlayın.

-Uyku ritmine dikkat edin. Rahat bir uyku için yatağa girmeden önce günlük bütün stres nedenlerinizi aklınızdan uzaklaştırın. Hoşunuza giden konuları düşünün veya hoşlandığınız bir film seyredin.

-Hareket edin, bol bol güneşlenin, yürüyüş yapın.

-Alkol kullanıyorsanız, mümkün olduğunca azaltın. Çünkü yorgunluktan kurtulmak için alkole sarılmak çözümü zor problemleri ortaya çıkarabilir.

Bahar Yorgunluğunu Nasıl Atlatırız? yorumları

  • Image Description
    Şakir Gökçe
    17.03.2009

    Bahar, sıcak ve soğuk havaların karşılaştıkları, gündüzleri güneşin, geceleri ise soğukların galip geldiği amansız bir mücadeledir.Sıcak ve soğuk başlarda birbirlerine diklenirler ancak sonradan ılık hava her ikisini de sivriliklerini yok eder.Aslında baharın rengi yoktur,siyah ve beyaz değildir, ılık hava gibi gridir.Bahar, kış ve yaz mevsimlerinin sahip olabilmek için dövüştüğü ama her ikisinin de tam olarak sahip olamadığı, ruhu ele geçirilemeyen bir sevgili gibidir.
    Aynı zamanda bahar mevsimi kararsızlığın da simgesidir.Belki de bu kararsızlık, hem yanındaki sıradan kadından hem de yosma ruhlu öteki kadından vazgeçemeyen,ikisinin arasında sıkışıp kalmış kararsız bir erkeğin durumu gibidir.Öyle ki astrolojide de bu tip kararsız insanların çoğunluğu bahar aylarına tekabül eden burçlara sahiptir.Lakin yazarların,sanatçıların,duygusalların,filozofların,kafası karışıkların,istikrarsızların çoğunluğunun bahar aylarında doğmuş olması tesadüf değildir.
    Yani bu tip adamların baharda sağlığına dikkat etmesine gerek yok.Zaten onlar doğuştan mevsimin kararsızlığını ruhlarında yaşamaktadırlar.İlk gençlikleri boyunca,yaşamı çözebileceklerini hayal ederler,ordan oraya savrulurlar,aşkı,duygusallığı,ihtirası,kıskançlığı,ihaneti iliklerine kadar tutarsızca yaşarlar.Orta yaşlara geldiklerinde yaşamın reel yüzü tokat gibi yüzlerinde patlar, gençlik çağı ellerinden uçup gitmiştir.Sonrasında da ilk buldukları sakin bir limana demir atıp, sıradan yaşamın labirentlerine yaşıtlarına göre geç de olsa katılırlar.

Konular